Binici ile Söz Meydanı’nda; süresiz nafaka, çocuk icrası, velayet, tebligat sorunları ve miras davaları gibi kritik hukuki başlıklar masaya yatırıldı. Muhammet Binici’nin hazırlayıp sunduğu programa Avukat Seren Yiğit ve Avukat Türkan Yaman konuk oldu. Süresiz nafaka sisteminin yol açtığı ekonomik bağımlılık, çocukların icra yoluyla alınmasının ailelerde oluşturduğu travma, uzaklaştırma kararları ve tazyik hapsi uygulamalarının istismara açık yönleri detaylıca ele alındı. Miras anlaşmazlıkları, çifte vatandaşlık engelleri ve Avrupa’daki Türklerin hukuki haklarını yeterince bilmemesi de dikkat çekilen konular arasındaydı. Muhammet Binici: “Avrupa’daki Türklerin sesi olmak için yola çıktık. Çünkü bazı sorular susturulamaz, bazı gerçekler ertelenemez.” İşte ayrıntılar!..

“Binici ile Söz Meydanı” Avrupa’daki Türklerin Hukuki Dramını Gözler Önüne Serdi

BNC Medya Haber | İSTANBUL
 

Avrupa’da yaşayan milyonlarca Türk vatandaşının yaşadığı hukuki mağduriyetler, Tivi6 ekranlarında yayınlanan “Binici ile Söz Meydanı” programında masaya yatırıldı. Muhammet Binici’nin hazırlayıp sunduğu programın bu haftaki canlı yayın konukları Avukat Seren Yiğit ve Avukat Türkan Yaman oldu.
 

Programda, Avrupa ülkelerinde yaşayan Türklerin aile hukuku, vatandaşlık ve sosyal haklar gibi alanlarda karşılaştığı çok boyutlu sorunlar derinlemesine ele alındı. Avrupa’da yaşayan Türk toplumu adına adeta bir hukuk seferberliği havasında geçen yayın, hem bilgilendirdi hem çözüm önerileri sundu.

Aile Hukukunda Derinleşen Kriz: Süresiz Nafaka, Velayet ve Çocuk İcrası

Konuk avukatlar, süresiz nafaka uygulamasının, boşanma sonrası taraflar arasında yıllarca süren ekonomik bağımlılığa ve mağduriyete yol açtığını vurguladı. Bu sistemin, hem kadın hem erkek açısından adaletsiz sonuçlar doğurduğunu belirten hukukçular, nafaka konusunda yeniden düzenleme yapılması gerektiğine dikkat çekti.

Velayet davalarında ise Türk ailelerin büyük bir kısmının, çocuklarını görememekten, çocuk icrası süreçlerinde psikolojik ve maddi baskılara maruz kalmaktan şikâyetçi olduğu belirtildi. Özellikle çocukların devlet korumasına alınması süreçlerinde yaşanan kültürel çatışmalar, “aile bağları ve çocuk hakları” ekseninde tartışıldı.

Tebligat Sorunları, Tazyik Hapsi ve Uzaklaştırma Kararları
 

Avrupa’da yaşayan Türk vatandaşlarının en çok mağduriyet yaşadığı alanlardan biri de tebligat sistemi oldu. Avukatlar, yurtdışındaki vatandaşlara yapılan eksik ya da geç tebligatların davalara katılımı engellediğini ve savunma haklarını zedelediğini ifade etti.

Öte yandan, boşanma ve aile içi şiddet davalarında sıklıkla verilen uzaklaştırma kararları ve bu kararların ihlali durumunda uygulanan tazyik hapsi cezaları da hukuki ve vicdani açıdan tartışmaya açıldı. Hukukçular, bu uygulamaların kimi zaman suiistimale açık hale geldiğini ve özellikle çocuklu ailelerde derin yaralar açtığını vurguladı.

Miras Davaları ve Çifte Vatandaşlık Engelleri
 

Programda, Avrupa’da yaşayan Türk vatandaşlarının miras hakları konusunda Türkiye’deki akrabalarıyla yaşadığı sorunlara da yer verildi. Özellikle yasal mirasçı oldukları halde yurtdışında yaşadıkları için haklarını kullanamayan veya mirastan dışlanan vatandaşların sesi programda duyuruldu.

Çifte vatandaşlık ve oturum izinleri konusundaki hukuki engeller, genç kuşakların kimlik krizleriyle birlikte değerlendirildi. Avrupa vatandaşlığına geçen Türk kökenli kişilerin hem hukuki hem sosyolojik bağlamda yaşadığı ikilemler gündeme taşındı.

İş Yerinde Ayrımcılık, ve Sosyal Güvence

 

Çalışma hayatında karşılaşılan ayrımcılık vakaları ve iş kazalarında hukuki yol haritası, Türk işçilerin yaşadığı mağduriyetleri ortaya koydu. Çalışanların karşılaştığı mobbing, maaş eşitsizliği ve iş güvencesizliği gibi sorunlar da hukuki boyutlarıyla tartışıldı.
 

Programda sosyal güvenlik sistemlerinin Türkiye’den farklı işleyişi ve emeklilik sürecinde dikkat edilmesi gereken hususlar da detaylandırıldı.
 

Hukuk Bilinci ve Hak Arama Kültürü
 

Muhammet Binici, Avrupa’daki Türk toplumunun haklarını yeterince bilip bilmediği konusunu gündeme taşıyarak, “Dil bilmemek hukuk bilmemeye dönüşüyor mu?” sorusunu sordu. Avukatlar, yurtdışındaki vatandaşların büyük çoğunluğunun temel haklarını bile yeterince bilmediğini, bu durumun da özellikle kadınlar ve yaşlılar başta olmak üzere birçok kişinin sistem içinde kaybolmasına yol açtığını ifade etti.

“Avrupa’daki Türkler Susturulan Bir Ses mi?”
 

Programın sonunda Muhammet Binici, şu sözlerle kapanış yaptı:
 

“Avrupa’daki Türklerin sesi olmak için yola çıktık. Çünkü bazı sorular susturulamaz, bazı gerçekler ertelenemez. Binici ile Söz Meydanı, bu sesi büyütmeye ve çözüm aramaya devam edecek.”

 “Binici ile Söz Meydanı” her Pazartesi saat 20:30’da Tivi6 ekranlarında izleyiciyle buluşmaya devam ediyor.